|
Tarih : 03.11.2008 11:51:28 |
|
Sosyal Güvenlik Kuruluşlarını tek çatı altında toplayan yeni yasanın uygulamaya konulmasından sonra kamuoyunda ortaya çıkan soruların cevaplarını yetkili ağızlardan öğrenmek istedik. |
|
|
Sosyal Güvenlik Kuruluşlarını tek çatı altında toplayan yeni yasanın uygulamaya konulmasından sonra kamuoyunda ortaya çıkan soruların cevaplarını yetkili ağızlardan öğrenmek istedik. Bunun için, BAKIŞ SOHBETLERİ’ne SGK İl Müdürü Metin SÜMER’i konuk ederek bu soruları yönelttik. Vatandaşın büyük bir kesimini ilgilendiren bu konuyla ilgili avantajları, getirilen yenilikleri, sigortalıların kazanç ve kayıplarını sorduk.
BAKIŞ: Sosyal güvenlik kurumları tek çatı altında toplantı ve yeni bir Genel Sağlık Sigortası ile Sosyal Güvenlik Yasası çıkartıldı. Yasa kamuoyunda çok tartışmalara neden oldu. Başta sendikalar olmak üzere çalışanlar bu yasaya çok karşı çıktı. Yeni yasa neler getirecek, ne gibi değişiklikler oldu? Gerçekten kamuoyunda söylendiği gibi dezavantajları çok mu?
SOSYAL GÜVENLİK KURUMU İL MÜDÜRÜ METİN SÜMER: Bilindiği üzere, 5502 sayılı Kanunla Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kurulmuş ve SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı bu yeni kuruma devredilerek tek çatı altında birleştirilmiştir.
Yaşanan ekonomik krizler sonucu, giderek artan SGK açıkları, aktüeryal dengesizlik, 5502 ve 5510 sayılı SGK Kanunu’nun çıkmasını zorunlu kılmıştır.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar (SS) ve Genel Sağlık Sigortası (GSS) Kanunu'nun hükümlerinin yürürlüğe girişi 4 ayrı tarih olarak belirlenmiş ve 01.10.2008 tarihinden itibaren tamamen yürürlüğe girmiştir. Böylece sosyal güvenlik alanında yeni bir dönem başlamıştır.
Bundan böyle SSK'lar 4/a'lı, Bağ-Kur'lular 4/b’li, Emekli Sandığı iştirakçileri de 4/c'li olarak anılacaktır.
Yasa bir kere kurumlar arasındaki farklılıkları ortadan kaldırdığı gibi, eski kanunda olmayan birçok yeni avantajları ve uygulamaları da beraberinde getirdi.
BAKIŞ: Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortaları Kanunu ile getirilen bu düzenlemelerin konu başlıklarından kısaca bahseder misiniz?
METİN SÜMER: 1 Ekim 2008 günü yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile artık 24 basamaklı (hem Bağ-Kur hem de Tarım Bağ-Kur) gelir tabloları artık yok. Bunun yerine Bağ Kur'lular, (638,70YTL ile 4.151,70YTL arasında bir rakam seçip) prim ödemek istedikleri geliri Bağ- Kur'a beyan edecekler. Beyan ettikleri gelir üzerinden, yüzde 20 oranında emeklilik, yüzde 12,5 oranında genel sağlık sigortası ve işyerinde yapılan işin tehlike derecesine göre de yüzde 1 ile % 6,5 arasında değişen kısa vadeli sigorta primi ödeyecekler.
Mesela aylık gelirinizi 1.000 YTL kabul edin. işyeriniz büro ise % 33,5 oranında yani 335 YTL. prim ödeyeceksiniz.
Bağ-Kur'lu vergi mükellefi veya şirket ortağı işçi çalıştırıyorsa yani vergi mükellefi olarak kendisi işçi çalıştırıyorsa, ücret ödedikleri en yüksek ücretli işçilerinden daha az gelir beyan edemezler. Bu nedenle işçiniz var ise, en yüksek ücretli işçinize verdiğiniz brüt gelirden az beyan etmeyiniz. 4/b'liler (yani eski Bağ-Kur'lularda) artık SSK'lılar gibi "Geçici iş göremezlik” ödeneği ve emzirme ödeneğinden yararlanacaktır.
BAKIŞ: Yasanın en çok tepki çeken yanı emeklilik yaşının artmasıydı. Emeklilik nasıl olacak?
METİN SÜMER: Bu çok tartışıldı, ancak emeklilik yaşı kademeli olarak artacak. 1 Ocak 2007 tarihinden sonra sigortalı olanların emekli olabilme yaşı ve prim ödeme gün sayısı kademeli olarak artıyor. Yaş şartı 2036 yılından itibaren artıyor. Şimdi önemli değişikliklerden bazılarını başlıklar halinde söyleyeyim daha sonra ayrıntılarına geçeriz.
İş kazası ve meslek hastalığı sigortasının kapsamı genişletiliyor, artık Bağ-Kur’lular da iş kazası ve meslek hastalığı sigortası kapsamına alınıyor. Ölüm aylığından yararlanma şartları kolaylaşıyor.
Yeni yasa ile en az beş yıldan beri sigortalı bulunup, toplam olarak 900 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası ödemiş bulunan, ölen sigortalının hak sahibine müracaatları üzerine ölüm aylığı bağlanıyor. Eski yasa da bu şart 1800 gündü.
Sigortalının vefat etmesi halinde ödenen cenaze yardımı asgari ücretin üç katına endeksleniyor.
Kurumlar arası farklılıkta ortadan kaldırılıyor.
Hak sahiplerinin evlenme çeyiz yardımından yararlanmadaki farklılıklar ortadan kalkıyor.
Sosyal güvenlik sicil numarası olarak T.C kimlik numarasının kullanılması uygulamasına geçilecek. Vergi numarası da Kasım ayından itibaren T.C kimlik numarası olarak kullanılması uygulamasına geçilecek.
Yine bu yasayla sağlık sisteminde de kurumlar arası farklılıklar ortadan kaldırılıyor. 18 yaşını doldurmamış olan kişiler, acil haller, tıbben başkasının bakımına muhtaç olan kişiler, analık nedeniyle yatarak ya da ayakta yapılan tedaviler için sağlık hizmetlerinden şartsız yararlanma imkanı verilmiştir.
Sağlık yardımlarından faydalanabilmek için gerekli olan şart kolaylaşıyor. Eş ve çocuk, ana baba dahil bir yıl içersinde 30 gün genel sağlık sigortalısı olmak ve prim borcu bulunmamak şartı getiriyor. Hatırlanacağı üzere bu süre Bağ-Kur’da 8 ay, SSK’da kendisi için 90, eş ve çocuklar için ise 120 gün idi.
Yeni yasa ile emzirme ödeneği geliyor. Sigortalılığı devam edenler için sigortalı kadına veya sigortalı erkeğin karısına doğum yapması nedeniyle doğumdan sonraki 6 ay süresince her ay asgari ücretin üçte biri tutarında emzirme ödeneği verilecektir.
BAKIŞ: Basından takip ettiğimiz ve sizin başlıklar halinde bu söylediklerinizden anladığımız kadarıyla yasa en çok kadınlar için yeni düzenlemeler içeriyor. Kadınlara ne gibi yeni haklar tanınıyor? Evlenme ödeneği, çeyiz yardımı, eşinden ayrılanlar için yasa ne gibi değişiklikler öngörüyor?
METİN SÜMER: Başkasının sürekli bakımına muhtaç derecede özürlü çocuğu bulunan kadın sigortalılara, 1 Ekim 2008 tarihinden sonra geçen hizmet sürelerinin 4/1'nin hem prim ödeme gün sayılarına eklenmesi, hem de emeklilik yaşından indirilmesi sağlanmıştır.
Kadın sigortalıların doğumdan sonra işten ayrılmış olmaları ve çocuğun yaşaması şartıyla en fazla 2 defaya mahsus olmak üzere azami 4 yıllık süreleri için borçlanma imkanı getirilmiştir.
SSK' da yetim çocuklara 24 ay, Emekli Sandığı’nda dul eş ve hak sahibi anne de dahil olmak üzere 12 ay evlenme ödeneği verilmekteydi.
Yeni kanunda Bağ-Kur'lu yetim çocuklara ilk defa bu hak verilmek suretiyle "evlenme ödeneği" 24 ay olarak belirlenmiştir.
Bağ-Kur'dan yaşlılık aylığı bağlananlardan faaliyetlerinin sürdürülmesi durumunda her ay % 10' u oranında; SGK ve Emekli Sandığı'ndan emekli olanlardan ise Bağ-Kur 12’nci gelir basamağının % yüzde 10’u oranında Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) alınmaktaydı. Şimdi yeni yasaya göre, 4/a’lılar, 4/b’liler ve 4/c’liler için bunu açıklamalı anlatayım. Şöyle :
4/a sigortalıları için (SSK’lılar) :
1 Ekim’den önce sigortalı olan ya da emekliliği hak edenler için, emeklilik sonrası çalışmaya devam etmeleri durumunda hangi kurumdan emekli olursa olsun 1 Ekim 2008’den sonra 4/a sigortalılığı kapsamında çalışanlar SGDP oranı mevcut yüzde 30 olan orana ilaveten işverenler bir de işyerinin tehlike sınıfı ve derecesine göre yüzde 1 ile yüzde 6,5 arasında değişen oranda kısa vadeli sigorta primi ödeyeceklerdir. Yüzde 30 oranın 1/4 'ü sigortalı, 3/4 'ü işveren hissesidir. Sosyal Güvenlik Destek Primi’ne tabi olanların prim ödeme yükümlüsü işverenleridir.
4/b sigortalıları (Bağ-Kur’lular) :
Hangi kurumdan emekli olursa olsun, kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmaya başlayanlar, yeni dönemde emekli aylıklarının % 15'i oranında Sosyal Güvenlik Destek Primi ödeyeceklerdir. Ancak Sosyal Güvenlik Destek Primi, 2008 yılında yüzde 12 olarak uygulandıktan sonra her yıl bir puan arttırılarak % 15'e yükseltilecektir.
Harp malulleri ile Terör ile Mücadele Kanunu’na göre vazife malullüğü aylığı almakta iken, çalışmaya devam edenler ile sonradan çalışmaya başlayacaklar için Sosyal Güvenlik Destek Primi uygulanmayacak.
4/c sigortalıları (Emekli Sandığı) :
Yeni uygulamada 4/c sigortalıları haklarında Sosyal Güvenlik Destek Primi uygulanmayacak, bunlar aylıklarını kestirerek tüm sigorta kollarına tabi çalışacaklardır.
BAKIŞ: Köy ve mahalle muhtarları sürekli prim borçlarını ödeyememekten şikayetçiydiler. Muhtarlar ve çiftçilerimiz için ne gibi değişiklikler oldu?
METİN SÜMER: 1 Ekim 2008 tarihinden önce giriş yapan Tarım sigortalıları asgari 87,00 YTL, köy muhtarlarından da asgari 200,00 YTL prim alınmaktadır.
Yeni kanununla hem tarım Bağ-Kur'lularından, hem de köy muhtarlarından 15 günlük prim alınmak suretiyle 30 gün hizmet kazanmaları imkanı getirilmiştir. (Asgari Prim tutarı 120,OO YTL’dir).
15 günlük esas alınan prim tutarı her yıl bir gün arttırılarak 15 yıl sonra 30 gün üzerinden prim alınması öngörülmektedir.
BAKIŞ: İsteğe bağlı sigortalılık nasıl olacak? İsteğe bağlı sigortalık primi ödeyebilmek için vatandaşlarda hangi şartlar aranacak? Prim gün sayısı ne olacak?
METİN SÜMER: Sosyal Güvenlik Reformu Yasası olarak bilinen 31.05.2006 tarihli ve 5510 sayılı SS ve GSS kanununu 1 Ekim 2008 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş bulunuyor. Özellikle çalışma imkanı olmayanların Sosyal Güvenlik şemsiyesi altına girebilmesine imkan sağlayan isteğe bağlı sigortalılık, vatandaşlarımıza ciddi avantajlar sağlamaktadır.
18 yaşını dolduranlar, kanuna tabi zorunlu çalışmayanlar, isteğe bağlı sigorta giriş bildirgesi ile kuruma başvuruda bulunabilirler.
2008 yılı Ekim ayı başından itibaren isteğe bağlı sigortalı olanlar ile bu kanundan önce, 506, 1479 ve 5434 sayılı kanunlara göre isteğe bağlı sigorta primi, 5510 sayılı kanunun 82 inci maddesine göre belirlenen prime esas kazancın alt sınırı ile üst sınırı arasında, yazılı olarak talep edilen prime esas aylık kazancın yüzde 32'sidir. Bunun yüzde 20'si malullük, yaşlılık ve ölüm sigorta primi, yüzde 12'si Genel Sağlık Sigortası primidir.
İsteğe bağlı sigorta primi ait olduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar ödenir. Ödenmeyen süreler, en geç 12 ay içinde gecikme zammı ile beraber ödenebilir. Ödenmez ise hizmet olarak değerlendirilmez.
BAKIŞ: Bu yeni yasadan önce belli gün sigortası olanlar nasıl yararlanacak? Yani isteğe bağlı sigortalı olanlar yeni yasa kapsamında bunu nasıl devam ettirecek?
METİN SÜMER: 5510 sayılı kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce, 506, 1479 ve 2926 sayılı kanunlara tabi isteğe bağlı sigortalılığı devam edenlerin sigortalılığı, yeni bir yazılı talep alınmaksızın devam ettirilecek.
BAKIŞ: Yine bu yeni yasayla Bağ-Kur’lu hastalara da istirahat parası verilecek. Ayrıca Bağ-Kur kapsamındaki kadınlara emzirme ve doğum parası yardımı da geldi. Biraz bundan söz eder misiniz?
METİN SÜMER: Yeni yasayla Bağ-Kur'lulara da istirahat parası verilecek. Hastalanan ve hastanede tedavi gören bir Bağ-Kur'lu hastanede yattığı süre ve hastane sonrası istirahat alıp evinde yattığı sürece Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından her ay geçici iş göremezlik geliri ödenecek.
Örneğin; 2.000 YTL. üzerinden sigorta primine esas kazanç bildirip, her ay 677 YTL. prim ödeyen bir esnaf hastalanıp, 10 gün hastanede yattığında ve hastane çıkışında 20 gün istirahat verilip evine gönderildiğinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından 2.000 YTL.'nin 2/3 ü kadar yani 1.333 YTL. geçici iş göremezlik ödeneği ödenecek.
Bundan böyle Bağ-Kur sigortalılarına da emzirme ve doğum parası verilecek.
SSK’lılarda da olduğu gibi yeni reformla da engelli-özürlü olan Bağ-Kur’lular da 15 yıllık çalışma süresiyle erken emekli olabilecekler.
BAKIŞ: Malullük ve ölüm aylığı için ne kadar süre aranıyor?
METİN SÜMER: Mevcut uygulamada, malullük sigortasından aylığa hak kazanma koşulu, SSK’lılar için 1800 gün veya 5 yıldan beri sigortalı olup en az 900 gün; Bağ-Kur’lular için 5 tam yıl hizmet; kamu görevlileri açısından ise 10 tam yıl hizmet süresinin bulunması gerekiyor.
Yeni düzenleme ile, malullük sigortasından aylığa hak kazanma koşulu en az 10 yıldan beri sigortalı bulunup toplam 1800 gün, sigortalının başkasının bakımına muhtaç olması halinde belli bir sigortalılık süresi aranmaksızın 1800 gün prim ödeme şartına bağlanmıştır.
Ölüm sigortasından aylığa hak kazanma koşulu; eski yasa SSK’lılar için 5 yıldan beri sigortalı olup en az 900 gün, Bağ-Kur’lular için 5 tam yıl hizmet, kamu görevlileri içinse 10 tam yıl hizmet süresinin bulunmasını gerektiriyordu.
Yeni düzenleme ile ölüm sigortasından aylığa hak kazanma an az 1800 gün prim ödeme şartına bağlandı. Ancak 4/a yani SSK’lılar için borçlanma süreleri hariç 5 yıl sigortalılık süresi ile toplam 900 gün prim ödeme gün sayısı olarak değiştirildi.
Ayrıca sağlık raporu oranı yüzde 67’den yüzde 60’a indirildi.
1 Ekim’den sonra sigortalı olup emekliliği hak eden biri, Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) ödeyerek çalışamayacak, çalışmak istediğinde emekli aylığı kesilecek.
BAKIŞ: Bu yeni yasa biliyorsunuz kamuoyunda çok tartışıldı. Sendikaların tepkisine neden oldu. Yeni yasanın özellikle sağlık alanındaki değişimleri çok eleştirildi. Yeni yasa sağlıkta ne gibi yenilikler getirdi? Hakikaten eski yasaya göre bir hak kaybı var mı?
METİN SÜMER: Bir kere sağlık hizmetlerinden yararlanılması için gerekli prim gün sayısında bir azalma var. SSK’lıların sağlık hizmetlerinden yararlanması için gerekli olan 90 ve bakmakla yükümlü oldukları için 120 gün, Bağ-Kur’luların ise 240 günlük süreleri yeni kanunla sigortalı olan herkes 30 gün pirim ödedikten sonra sağlık hizmetlerinden yararlanacaklar.
Yeni düzenlemeyle de, isteğe bağlı sigortalılara sağlık primi ödemek koşuluyla sağlık hizmetlerinden yararlanma imkanı getirildi. Buna göre; işten ayrılan vatandaşlarımızın, pirim borcu olup olmadığına bakılmaksızın 90 gün daha sağlık imkanlarından yararlanabilmesi sağlanacak.
Prim ödeme gücü olmayan vatandaşlarımızın Genel Sağlık Sigortası primi devlet tarafından karşılanacak.
Mesela kimler derseniz; onu da şöyle sıralayabiliriz:
Aile içindeki kişi başı geliri asgari ücretin 1/3' ünden az olanlar.
Vatansızlar ve sığınmacılar.
2022 sayılı kanun kapsamında 65 yaş ve özürlü aylığı alanlar.
Şeref aylığı alanlar.
Vatani hizmet aylığı alanlar.
Köy kurucuları.
Terörle mücadele aylığı alanlar.
SHÇEK tarafından bakılan çocuklar.
Dünya ve olimpiyat şampiyonları.
Bunların Genel Sağlık Sigortası primleri devlet tarafından karşılanacak.
Çalışması nedeniyle sigortalı olmayan veya ailesinde sigortalı bulunmayanlardan; aile içindeki kişi başına geliri; asgari ücretin 1/3 'ü ile asgari ücret arasında olan vatandaşlarımız, sadece 24 YTL,
asgari ücret ile asgari ücretin 2 katına kadar olan vatandaşlarımız sadece 73 YTL, asgari ücretin 2 katından fazla olanlar ise 146 YTL ödeyerek sağlık hizmetlerinden yaralanabilecekler.
BAKIŞ: Yasanın en önemli avantajlarından birisi yeni doğan çocukların sigortalı olması sanırız..
METİN SÜMER: Evet. Bu yasayla, yeni doğan her çocuk 18 yaşına kadar sigorta kapsamına alınıyor.
18 yaşından küçüklerin herhangi bir şart aranmaksızın sağlık hizmetlerinden yararlanması sağlanacak. Getirilen bu sisteme, tüm çocuklarımızın 18 yaşına kadar, hiçbir şart aranmaksızın (Ailesi çalışıyor mu, çalışmıyor mu? Pirim borcu var mı? Vs gibi durumlara bakılmaksızın) sağlık hizmetlerinden yaralanması sağlanmaktadır. 18 yaşından sonra ise kendi adlarına veya ana-baba üzerinden sağlık sigortası kapsamında olmaya devam edeceklerdir.
BAKIŞ: 18 yaşından büyük olanlar için durumda bir değişlik olacak mı?
METİN SÜMER: Hayır. Onların hakları devam ediyor. 18 yaşından büyük olup ana-babasının sigortalılığı nedeniyle sağlık hizmetlerinden yararlanmakta olanlar bu haklarını sürdüreceklerdir.
Bağ-Kur'lu hastanın il dışına sevklerinde yol ve refakat giderleri kurum tarafından karşılanacaktır.
BAKIŞ: Daha önceki yasada sadece SSK ve Emekli Sandığı’na tabi olanların bu masrafları karşılanıyordu değil mi?
METİN SÜMER: Evet daha önceki yasaya göre, SSK ve Emekli Sandığı mensuplarının yol giderleri karşılanıyordu.
Bir başka yenilik daha var. 1 Ocak 2009 tarihinden sonra da ‘Akıllı Konut’ uygulaması pilot bölge olarak Bolu’da başlayacak ve ülke düzeyinde yaygınlaşacak. Bu ‘Akıllı Konut’ uygulamasıyla da sağlık konusundaki suistimallerin önüne geçileceğini düşünüyorum.
BAKIŞ : Efendim, bu konu oldukça uzun. Okuyucularımızın daha iyi anlaması için detayları vermek zorundayız. Bu nedenle dilerseniz sohbetimizin kalan bölümüne de haftaya devam edelim.
METİN SÜMER : İyi olur. Çünkü vatandaşın kafasındaki bir çok soru işaretinin önlenmesinde basının aydınlatıcı bir rolü olduğu gerçeğini unutmamalıyız. Bu yüzden haftaya devam edecek sohbetimizde de aylık bağlama oranları, emeklilik yaşı ile ilgili değerlendirmelerimizi, yeşil kart konusunu anlatalım.